Case Western Reserve Üniversitesi ve biyoteknoloji girişimi Haima Therapeutics iş birliğiyle yürütülen çalışma, nöroteknoloji pazarının en büyük teknik darboğazlarından biri olan ‘biyolojik reddedilme’ sorununa çözüm getirdi. Nature Communications dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, yeni geliştirilen ‘trombosit esinli nanoparçacıklar’, iltihap önleyici ilaçları doğrudan implant bölgesine taşıyarak elektrotların ömrünü ve verimliliğini artırıyor.BEYİN İMPLANTI ‘KIYMIK’ GİBİ GÖRÜYORBCI teknolojisi, omurilik yaralanması veya uzuv kaybı yaşayan kişilerin nöron aktiviteleriyle harici cihazları kontrol etmesine olanak tanıyor. Ancak teknolojinin uzun vadeli başarısının önünde biyolojik bir engel bulunuyordu.Case Western Reserve Üniversitesi Sinir Mühendisi Doç. Dr. Andrew Shoffstall, sorunu şu sözlerle tanımladı: "Beyin, implantı tıpkı bir kıymık gibi yabancı bir cisim olarak algılıyor. Onu izole etmek ve etkisiz hale getirmek için iltihaplanma (enflamasyon) yoluyla tepki veriyor. Bu da zamanla elektrotların tıkanmasına ve cihazın arızalanmasına neden oluyor."NANOPARÇACIKLAR ‘TRUVA ATI’ GİBİ ÇALIŞIYORAraştırma ekibi, bu sorunu aşmak için vücudun kendi savunma mekanizmasını taklit etti. Beyne cihaz yerleştirildiğinde kan-beyin bariyeri bozuluyor ve trombositler (kan pulcukları) kanamayı durdurmak için doğal olarak o bölgeye hücum ediyor.Ekip, bu doğal süreci bir fırsata çevirerek, trombosit gibi davranan ancak içinde iltihap önleyici ilaç taşıyan sentetik nanoparçacıklar geliştirdi. Dr. Shoffstall, bu yöntemi "cihazı yerleştirdiğimiz bölgeyi hedeflemek için bir Truva atı kullandık" şeklinde özetledi. Yapılan testlerde, hedefe yönelik ilaç iletiminin, ilacın sistemik olarak (tüm vücuda) verilmesine kıyasla çok daha etkili olduğu ve elektrot performansını iki katına çıkardığı kanıtlandı.KLİNİK DENEYLER İÇİN TARİH: 2027Bu teknolojinin ticari ve klinik potansiyeli oldukça yüksek. Biyomedikal Mühendisliği Profesörü Anirban Sen Gupta tarafından geliştirilen ve ‘SynthoPlate’ adı verilen bu teknoloji, Haima Therapeutics şirketine lisanslandı.Prof. Sen Gupta, teknolojinin sadece beyin implantlarıyla sınırlı kalmayacağını belirterek; inme, kalp krizi, romatoid artrit ve sepsis gibi damar hasarı içeren pek çok hastalığın tedavisinde kullanılabileceğini vurguladı. Şirket, sentetik trombosit teknolojisinin insanlı klinik deneylerine 2027 yılında başlamayı hedefliyor.